Müzik Ve Ses Kayıt Teknolojileri Makale 1 Ses ve Duymak

02nd May 2016 Artline Blog

Ses nedir?

Ses nasıl oluşur?

Sesleri nasıl duyarız?

Sesin  bulunduğu ortam sesi nasıl etkiler ?

Sesin şiddeti ve karekteri  bulunduğu ortama ,  kaynağından insan kulağına ya da mikrofona  ulaştığı zamana göre nasıl değişir?

Öncelikle sesi tanımlayıp  oluşumunu inceleyelim.

Ses , hava bulunan ortamda ( atmosferde) titreşen cisimlerin oluşturduğu, periyodik ( yinelenen ) basınç değişimlerinin yani oluşan dalgaların işitme organı ( kulak ve beyin) tarafından algılanması  olarak tanımlanabilir. Yani bizim için ses,  kulağımızı uyaran , beynimizde uyarılara yol açan titreşen cisimlerin atmosferde oluşturduğu dalgaların  enerjisinin kulağımız ve sinir sistemimiz tarafından beynimize iletilmesi ve tanımlanması durumunda ortaya çıkan algıdır. Ses dalgasının beynimizde oluşturduğu algı da duyum olarak ifade edilebilir.

Bir cismin ses oluşturabilmesi için titreşmesi, bunun iletilebilmesi için uygun ortam, algılanıp tanımlanabilmesi  içinde kulak ve beyin gereklidir .  Yani kulağımızı uyaran ve bu yolla beynimizde algısal duyumlara yol açan  etkilerin,  beynimizce   ses olarak tanımlandığını söyleyebiliriz.

Tüm bu bilgilere göre bir sesin var olabilmesi için bir kulak ve beynin( alıcı ve tanımlayıcı sistemin ) bulunması, bu sistemi uyarabilecek  titreşen bir kaynağın ve bu kaynaktan çıkan titreşimleri kulağın algılayabileceği şiddette ( kulağı uyarabilecek düzeyde ) iletebilecek bir İletici ortamın var olması gerekir. Titreşen bir madde , bunu iletecek bir ortam , bunu algılayacak bir sistem yoksa ya da bunlardan herhangi biri eksik ve yetersizse  bizim için ses yoktur diyebiliriz. Herhangi bir cismin ses oluşturabilmesi için kesinlikle titreşmesi gerekir. Kulağı uyaran etkenler herzaman yinelenen bir hareketin sonucudur. Sesi oluşturacak kaynak, iletecek ortam, ve alıcı sistem  üçlüsü sesin oluşumunun en temel haritasıdır.

Cisimlerin titreşmesi sonucunda oluşan enerjinin iletilebilmesi için maddi ortam gereklidir. Bu herhangi bir madde olabilir, en önemlisi havadır, katı sıvı ya da gaz olması durumu da sesin iletimi için uygundur. Titşerim enerjisi havada bir sıkışma bölgesinin bir genleşme bölgesini izlemesiyle oluşan periyodik boyuna dalgalar olarak tanımlanabilecek dalgalar  ile iletilir. Sesin ortamda nasıl dağıldığının,ses şiddetinin uzaklığa ve frekansa bağlı olarak nasıl değiştiğinin sesin iletildiği ortam ile doğrudan ilişkisi vardır.

Sesler havada ilerlediği gibi katı sıvı maddelerde de  yol alır, katı ve sıvı maddeler de sesi iletir. Ses dalgaları doğaları gereği yayılır. Ses dalgaları yayılırken karşılarına çıkan yüzeylere çarpar ve bu çarpışma esnasında hem yansır  hem de bu maddelerin içinden geçip yollarına zaman ve şiddet farkı oluşmuş şekilde devam eder.Sert yüzeyler ve nesneler ses dalgalarını yansıtır , yumuşak ,seyrek ve dokulu yüzeyler ise ses dalgalarını yutar, emer, azaltır, sönümler ve dolayısı ile engeller.  Bu yansımalar;  sert yüzeye çarpıp yansıma  Reflection, kırılarak dağılarak  değişik yönlere yansıma ( Difussion), yutulma emilme sönümleme ( Absorption )  olarak tanımlanır.

Kulağa kadar gelen ses dalgalarının işitme sistemimiz kulak ve beyin tarafından değerlendirilmesi, tanımlanması nasıl olur?

Titreşen cisimlerden yayılan ses dalgaları uygun ortam ve maddeler ( hava su katı sıvı maddeler ) vasıtası ile kulak kepçesine ulaşır. Burada toplanan dalgalar kulak yolu vasıtası ile kulak zarına iletilir. Algılama işlemi kulak yolundaki hava vasıtası ile ile titreşen kulak zarında başlar. Kulak zarı kendisine  ulaşan periyodik ses dalgalarının basınç değişimleri ile uyumlu olarak titreşir. Bu titreşimler kulakta bulunan kemikler vasıtası ile iç kulağa ulaşır. Çekiç, Örs, Üzengi  isimli bu kemikçikler  ses dalgalarından oluşan iletileri ortlama bir seviyeye getirirler şiddeti az olanları yükseltir çok şiddetli olanları ise düşürerek iç kulağa ulaştırırlar. İç kulakta bulunan salyangoz isimli bölüm salyangoz gibi dolambaçlı bir yapıya sahiptir ve sıvı ile dolu bölümleri barındırır. Sıvı dolu bölümlerde bulunan tüylü yapı kendisine ulaşan titreşimleri sinir uçlarına iletir.  Artık nörolojik süreç  başlamıştır.  Sinirler vasıtası ile gönderilen verileri alan beyin ,  sesin algılanmasını ve tanımlanmasını sağlar.

 

 

 

 

@Hakan NART- Artline Mastering 2016

kaynak göstermeden alıntı yapılamaz